Bu gönderiyi oylayın.
[Toplam: 2 Ortalama: 5]

Vücutta safra salınımını ince bağırsağa aktarılmasında etkili olan safra kesesinin bulunmaması ya da görevini yerine tam olarak getirememesi durumunda hayati bir tehlike oluşmaz. Bunun yanı sıra herhangi bir belirtide vermeyebilmektedir.

Safra kesesi kanseri bu nedenler ile erken dönemde çok fazla belirlenmeyen kanser türüdür. Çoğu zaman safra kesesinin alınması gereken durumlarda kesenin alınması sonrasında gerçekleştirilen tetkiklerde kanser tanısına rastlanabilmekledir.

Safra kesesi kanseri nedir sorusunda hızlı gelişim göstermek ile beraber erken dönemde çok fazla belirti vermeyen kanser türü demek doğru olur.

Belirtinin erken evrede görülmemesi sebebi ile düzenli olarak kontrollerin yapılması hayati önem taşır. Özellikle 60 yaş üstünde rastlanan safra kesesi kanseri nadir rastlanan bir kanser olmak ile daha çok kadınlarda görülür.

Safra kesesi nadir olarak gözlemlenen kanser olmak ile beraber klinik tespitlerin yapılmasında ise kanserin ileri evrede olması durumu ile karşılaşılır.

Safra Kesesi Kanseri Nedenleri

Safra kesesi kanseri nedenleri net olarak bilinmemektedir. Genellikle safra kesesi taşı ile beraber safra kesesi kanseri de gözlemleniyor.

Fakat safra kesesi taşının kansere yol açtığı ya da kese de oluşan taş nedeni ile kanserin kesin olarak görüldüğü de net değildir. Hatta safra kesesi taşının sonuçları olarak safra kesesi kanseri son sıralarda görülür.

Safra kesesi kanseri genellikle kesede yer alan glandüler hücrelerde gelişim göstermektedir. Bu hücrelerde önce bulunduğu yerde sonrasında ise kesenin içinde değişime uğramaktadır. Gerçekleşen değişimin kimi zaman 5 illa 10 yıl süre aldığı da bilinmektedir.

Safra kesesi kanserinin sebepleri arasında obezite en çok görülen etken olmak ile beraber safra kesesi iltihapları, nitrozamin ve safra kesesi içinde yer alan polipler sayılmaktadır.

Safra kesesinin oluşumuna en çok rastlanan bu sebeplerin yanı sıra başka nedenler ile de kanser oluşumu gözlemlenebilmektedir.

Safra kesesi kanseri sebepleri net olarak bilinmemek ile beraber kanser ile ilgili gerçekleştirilen deneysel çalışmalar sonucundaki veriler ise kese içinde ikincil bir safra asidine rastlanmasıdır.

Yüksek oranda gözlemlenen ikincil safra da kansere neden olan duruma etki edebilmektedir.

Porselen kese vakalarında da safra kesesi kanseri görülme riski ise yüzde yirmi beş olarak açıklanmaktadır. Bu sebep ile porselen kesesi olgularında kolesistektomi endike edebilmektedir.

Safra Kesesi Kanseri Risk Faktörleri

Safra kesesi kanseri risk faktörleri porselen kesesi ve safra kesesi polipleri adı verilen hastalıklar olarak yer almaktadır.

Bunun yanı sıra risk faktöründe kişinin sağlıksız beslenmesi ve obezite olmasının yanı sıra nitrozamin gibi zararlı maddelere maruz kalınması da yer almaktadır.

Safra kesesi kanseri çoğunlukla 60 yaş üzerinde görülmek ile beraber kadınlarda görülme oranı erkeklere nazaran daha fazladır.

Safra kesesi kanseri ile safra kesesi taşı arasında herhangi bir bağ kurulamamasının yanı sıra kanser tanısı ile beraber taş da tespit edilmektedir. Taşın büyüklüğü de safra kesesi kanserine etki eden riskin armasına sebep olabilmektedir.

Safra Kesesi Kanseri Belirtileri Nelerdir?

Karaciğer tarafından üretilen safranın depolanması ve sonrasında vücuda aktarımında etkilidir. Safra kesesinin alınması durumunda hayati bir tehlike görülmez.

Bekleme odası görevini üstelenen safra kesesinin vücuttan alınması sonrasında ilk dönemde vücudun uyumu elde etmesi için yağlı ve ağır yiyecekler yer açılmaması önerilir.

Safra kesesinde oluşan taş ve iltihaplanmalar birçok farklı belirti göstererek sağlık sorunlarının gözlemlenmesine etki ederken safra kesesi kanseri ilk evrede belirti vermemektedir. Genellikle safra kesesi kanserinin son evrelerinde belirtiler ile karşılaşılır.

Safra kesesi kanseri belirtileri arasında karın ağrısı ve sarılık rastlanmaktadır. Bunun yanı sıra sindirimde problemlerin yaşanmaya başlaması, bulantı, kusma, idrarın çok koyu olması, dışkının beyaz olması, yiyeceklere olan tahammülsüzlük zayıflama gözlemlenir.

Aynı zamanda safra kesesinin yer aldığı bölümde kitle hissedilmesi ya da dokunulduğunda ağrının oluşması da kese de kanser belirtileri içinde yer almaktadır.

Safra Kesesi Kanseri Tanısı

Safra kesesi kanseri tanısı genel olarak ileri evrede yaşanır. Safra kesesi kanseri son derece nadir karşılaşılmasının yanı sıra ilk evrelerde kanserin tanısının konulması ise hayati anlamda büyük öneme sahiptir.

Safra kesesi kanseri belirtilerinin kişide görülmesi ile beraber hastaneye ulaşmasında karında ağrı, sarılık, kilo kaybı ve safra kesesinin bulunduğu alanda kitlenin el ile yapılan muayenede tespiti ile karşılaşılabilmektedir.

Hekim tarafından gerçekleştirilen muayene ve kontroller sonrasında batın ultrasonografisi görüntülemesi istenir. Batın ultrasonografisi ile kesenin durumu hakkında bilgi alınması sağlanır.

Ekojenisitesinde görülen artış, kese mukozasının bütünlüğünün bozulması ve altında hipoekojenik kalınlaşma kanser hastalığı ile ilgili hekimin daha net veriye sahip olarak şüphesini destekler.

Kan testlerinin yapılması işlemlerinde alkalen fosfataz, karaciğer fonksiyon testleri ve bilirubin seviyesi de belirlenir. Kanser riskinin bulunması durumunda laboratuvarda gerçekleştirilen test sonuç değerleri bozulmanın saptandığına işaret eder.

Hastadan elde edilen verilerin safra kesesi kanseri sonucunu güçlendirmesi durumunda bilgisayarlı tomografi işleminden destek alınır. Safra kesesi kanseri riskinin artması durumunda talep edilen bilgisayarlı tomografi ile kanserin karaciğer ve batın içindeki tutumu belirlenir.

Manyetik rezonans ve de MR görüntüleme işlemleri ile beraber safra kesesi kanserin yayılımı ve de tümör boyutu hakkında verilerinde elde edilmesine olanak tanır.

Safra kesesi kanseri tanısı işlemlerinde aynı zamanda portal sistem ve pankreas ile ilişkili olan lenf nodülleri ile ilgili olarak da endoskopik ultrasonografi yapılır. Endoskopik retrograd kolanjiografi görüntüleme işlemlerinin yanı sıra perkütan transhepatik kolanjiografi çekimleri yapılarak tümör hakkında bilgi edinilerek çıkarılıp çıkarılamayacağı belirlenir.

Bu testlere ilave olarak kısaca PET olarak ifade edilen pozitron emisyon tomografi çekimi yapılarak kanserin vücuttaki hasar oranı ve yayılımı da tespit edilmiş olur. Son olarak biyopsi gerçekleştirilerek kesin tanıya ulaşılır.

Safra Kesesi Kanseri Tedavisi

Safra kesesi kanseri ilk evrelerinde belirti vermeyen sinsi olarak tabir edilmekte olan kanser türüdür.

Safra kesesi kanserinin ileri evresinde belirti vermesi ile beraber yapılacak olan muayene, testler, görüntülemeler, tarama ve biyopsi gibi işlemler sonrasında kesin tanıya ulaşılması mümkün olur.

Gerçekleştirilecek olan işlemler sonrasında kanser tanısının konulması ile beraber tümörün alınıp alınamayacağı, kanserin yayılın oranı ve tümör boyutları belirlenir.

Safra kesesi kanserinde tümörün alınma işleri tedavi işleminde gerçekleştirilen uygulamadır. Genellikle cerrahi işlemin yapılması gözlemlenirken alınan veriler bu anlamda kesin sonuca ulaşılmasında ve kararın alınmasında etkili olmaktadır.

Safra kesesi kanserinden kanserin evresi de cerrahi işlem için önem taşır. Aynı zamanda kansere sebep oluşturan tümörün yeri de ameliyat ile ilgili kararın verilmesini sağlamaktadır.

Safra kesesi kanserinde kanserin ileri evrede olması durumunda ise palyatif tedavi seçeneğine yer açılabilmektedir. Geç evrede kanserin teşhis edilmesi durumunda hastanın ameliyattan yararlanma avantajını kaybetmesine sebep olur. Hastalarda kanser teşhisinin geç evrede teşhis edilmesi sonrasında yaşam beklentisi 12 ay ve daha az süre olarak belirtilir.

Palyatif tedavi uygulamaları ise hastanın bu süreci daha rahat geçirmesi ve yaşadığı sıkıntıların şiddetinin azaltılmasına yönelik yapılır.

Hastanın konforunu artırmaya yönelik gerçekleştirilecek olan palyatif tedavi uygulamaları uzman hekim tarafından belirlenerek gerçekleştirilmektedir.