Mide ile anüs arasındaki organ olan kalın bağırsak kolon ve rektum olarak ifade edilmektedir. İlk 150 cm’ lik kısmı için kolon adı verilmek ile beraber kalan kısmı ise rektum ismi ile bilinir.
Kanser vücutta var olan hücrelerin kontrolsüz şekilde büyümesi ile ifade edilip bu durum hızlı bir şekilde gelişir.
Kolon kanseri ise rektum alanına kadar oluşan alanda bu kontrolsüz büyümenin gerçekleşmesi sonucu oluşmaktadır. Erkeklerde kadınlara nazaran daha fazla görülen kolon kanseri prostat ve akciğer kanseri sonrasında en sık görülen kanser türü olarak yer alır. Kadınlarda ise meme ve akciğer kanseri sonrasında rastlanan kanser çeşididir.
Kolon içinde yer alan mukoza alanında oluşan kanser genel olarak elli yaş sonrasında daha fazla yaşanır. Seksenli yaşlarda ise kolon kanserine yakalanma riski son derece yüksektir. Adenomatöz polip ismi ile tıp alanında bilinen kolon kanseri küçük kümeler oluşumu ile baş göstermektedir.
Farklı yapılarda ve büyüklüğe sahip olan polipler sonrasında kanserleşmektedir. Kolon kanseri özellikle aile öyküsünde kanser bulgusu bulunan kişiler için tehlike barındırmakta olup genel taramaların ise düzenli yapılarak erken teşhisten yararlanılması önem taşımaktadır.
Hareketsiz yaşam tarzına sahip olan ya da kötü alışkanlıkları bulunan kişilerde kolon kanserine yakalanma riski de artmaktadır.
Kolon Kanseri İçin Risk Faktörleri
Kolon kanseri risk faktörleri ile ilgili bilgiye sahip olmanız kanser için düzenli tarama yaptırarak olası durumda erken teşhisin avantajından yararlanmanıza destek olacaktır.
Kolon kanseri rektum alanına kadar olan kalın bağırsakta bulunan mukoza içinde oluşmaktadır. Kanserin erken teşhisi ise tüm diğer kanserlerde olduğu gibi son derece önemlidir.
Kolon kanseri riskli grupta yer alanlar özellikle ailesinde kanser vakası bulunan kişilerdir. Ailesel kanser öyküsüne sahip olan kişilerin genel taramalarda kolon kanseri taramasını da düzenli olarak yaptırması son derece önem taşımaktadır.
Kolon kanserine yakalanma riski yüksek olan grup içinde aşırı kilolu obez olan kişiler yer alır. Hareketsiz yaşam tarzı ise kolon kanserine yakalanma riskini artıran etkenler içinde bulunmaktadır.
Sağlıksız beslenme ve özellikle işlenmiş et tüketimine sıklıkla yer vermekte kolon kanserine yakalanmayı artıran etkenlerdir. Beslenme periyodu içinde lifli gıdaların daha az tüketilmesine karşın daha çok karbonhidrata yer açmakta kolonda kanser riskinin oluşmasına neden olabilir.
Kötü alışkanlıklara sahip olmak da kolon kanseri için davetiye çıkaran etkenler içinde bulunuyor.
Kolon kanserine yakalanma riski faktörlerinde sayılan tüm riskler genel olarak sağlıklı beslenmeye geçilmesi, hareketli bir yaşam tarzına sahip olunması ve sağlıklı yaşam tarzının belirlenmesi ile önlenebilir.
Kolon kanserine yakalanma riskinde önlenemeyen risk grupları ise aile öyküsünde kanser vakasının bulunması, daha önce kolon kanserine yakalananlar, kadınlarda yumurtalık, rahim ya da meme kanseri öyküsünün olması, diyabet hastası olmak yer alır.
Bunun yanı sıra ülseratif kolit ya da crohn gibi inflamatuar bağırsak sendromu rahatsızlıklarını yaşanması da kolon kanseri riskinin gelişmesinde risk içinde yer alır. Hasta da kalıtsal bir sendrom olan Lynch sendromunun bulunması da kolon kanserine yakalanma riskini artırmaktadır.
Kolon Kanseri Neden Olur?
Kolon kanseri neden oluşur sorusunun yanıtında genel itibari ile genetik yatkınlık yer almaktadır.
Aile öyküsünde kanser bulunan ya da hastanın daha önce kolon ve benzeri kanseri atlatması veya inflamatuar bağırsak hastalıklarını geçirmesi de kolon kanserine sebep olabilen durumların yaşanmasında etkili olabilmektedir.
Kolon kanseri oluşumunda risk faktörleri değerlendirilerek bu risk faktörlerine sahip olan kişiler içinde hastalığın gelişimine rastlanabilir. Engellenebilir risk faktörleri içinde yer alanların ise daha sağlıklı ve daha düzenli bir yaşama geçiş yapmaları kanser riskinin azalmasına da destek sunar.
Genlerde oluşan değişimlerde kolon kanserine yakalanma riskini artıran durumlardır. Kanser oluşumuna karşı olan risk faktörünüz yüksek ise genel taramalardan yararlanarak belirlenen dönemlerde kolon kanseri ile ilgili olarak da testlerinizin yapılmasına yer açabilirsiniz.
Böylelikle kolon kanserinin gelişim göstermesi durumunda belirtiler henüz oluşmadan kanser tespiti yapılarak tedaviye geçil yapılabilir.
Kolon kanseri tedavisinde evresi son derece önemlidir. Belirtiler ise kanserin evresine göre değişim göstermektedir.
Kolon kanserinin gelişim gösterdiği alan göre belirtiler değişir. Bazı kolon kanseri gelişimleri ilerleyen evrede anca belirti gösterir. Bu durumda ise hastanın sadece konforunun sağlanması mümkün olur. O neden ile düzenli olarak kolon kanseri taramasının yaptırılması tavsiye edilir.
Kolon Kanseri Belirtileri Nelerdir?
Kolon kanseri belirtileri kanserin gelişim gösterdiği alana göre değişen belirtileri sunar. Kolon kanserinde hastalığın daha geç belirti verdiği ve bu sebep ile sinsi olarak ifade edileni sağ kolon alanında kanserleşmenin görülmesidir.
Sağ kolonun sola nazaran daha geniş olması kaynaklı olarak bu alanda yerleşim gösteren ve gelişen polip daha uzun süre de belirti gösterecektir. O neden ile daha ileri evrede anca teşhisi de konulabiliyor. Bu aşamada ise genel taramalardan yararlanılması ilk evrede teşhis için önem taşır.
Sol kolon alanında gelişim gösteren kanserleşme olgusu ise daha kısa sürede belirti gösterecektir. Bu alanda yaşanan tıkanıklık durumu ile beraber belirtiler kısa sürede gözlemlenerek erken evrede teşhise olanak oluşur.
Kolon içinde oluşan polipler zaman ile çoğalıp büyüyerek kanserli bir alanın meydana gelmesine etki eder. Oluşan kanser sonrasında ise kişide özellikle dışkılamada sorunlar yaşanmaya başlar.
Nedeni belli olmayan karın ağrıları, dışkılamada kimi zaman ishal kimi zaman ise kabızlık ile karşılaşılması da kolon kanserinde gözlemlenen belirtiler içinde yer almaktadır.
Kolon kanseri belirtileri arasında aynı zamanda dışkı kokusunda oluşan değişimler, dışkının incelmesi, dışkılama ile beraber kan gelmesinin yanında tuvaletin sonrasında makattan kanamanın olması sayılabilir.
Bunun yanı sıra kanserli dokunun oluşması ile beraber tuvalet ihtiyacının karşılanmasına karşın bağırsağın tam olarak boşalmadığı hissinin yaşanması, ağrılı dışkılama, gaz sancısı, kramplar, dışkı da koyu renk, kilo kaybı ve iştah kaybı da sayılabilmektedir.
Hastada oluşan demir eksikliği ile beraber anemi gelişim gösterirken halsizlik ve yorgunlukta yaşanır.
Kolon Kanseri Tanısı Nasıl Konulur?
Kolon kanseri tanısı için belirtilerin oluşması ile beraber hekim tarafından yapılacak olan muayene ve tetkikler rol oynar. Bunun ile beraber düzenli olarak gerçekleştirilen taramalar da teşhis için etkendir.
Özellikle sağ kolonda oluşabilecek olan kanserleşme sinsi ilerlemektedir. Bu sebep ile kişide herhangi bir belirti olmasa bile tarama sırasında kanser bulgusuna rastlanarak tanının konulması için ileri tetkikler yapılabilir.
Hekime yapılan başvuru sonrasında anamnezini alınan hastanın fiziki muayenesi yapılır. Kolon kanseri teşhisi için öncelikle kan testlerine yer verilir. Bunun yanı sıra dışkı analizi de yapılır. Gerçekleştirilecek olan laboratuvar incelemelerinin sonrasında bulgulara rastlanması durumunda ise bağırsağın iç alanının incelenmesi için kolonoskopi işlemine yer verilir.
Kolonoskopi uygulaması sonrasında bağırsaktan parça alınarak incelemesi gerçekleştirilir. Patolojik incelemenin sonrasında kişiye tanı konulabilmektedir.
Kolon kanserinin erken evresinde teşhisin konulması son derece büyük önem taşımaktadır. Son yıllarda uygulaması yapılarak kolon kanserinde erken teşhise olanak tanıyan fekal DNA çalışması ile genetik kod ile tanı konulabilmektedir.
Lavman adı ile halk arasında bilinmek ile beraber çift kontrastlı baryumlu enema olarak ifade edilen yöntem ile de polipler yüzde kırk oranında saptanabilmektedir.
Görüntüleme işlemlerine de yer açabilen hekim ultrasonografiden yararlanabilir. Fakat ultrasonografi görüntüleme işlemi küçük olan poliplerin gözden kaçmasına sebep olabilmektedir.
Her ne kadar küçük ölçekli polipleri gözden kaşırsa da bağırsak duvarında oluşan kalınlığın saptanmasına destek olarak hekimin kolon kanseri ile ilgili şüpheye düşmesine etki edebilmektedir.
Kolon Kanseri Evreleri Nelerdir?
Kolon kanseri erkeklerde kadınlara nazaran daha sık karşılaşılmak ile beraber kadınlarda da görülmektedir. Kolon kanserinin erken dönemde teşhis edilmesi ise kanserin tedavisi için son derece önemlidir. Kolon kanseri tedavisi için evresi son derece önemlidir. Kolon kanseri kesin sınırları ile bilinmemek ile beraber 5 evreye ayrılmaktadır. Kolon kanseri evrelerinde belirtiler farklılık göstermek ile beraber yayılma durumu hakkında da bilgi sunmaktadır.
Kolon Kanserinde 1. Evre
Kolon kanserinin ilk evresi olarak ifade edilen evre 1 en erken teşhistir. Erken dönemde gerçekleştirilen tanı sonrasında cerrahi işlem ile gerçekleştirilen polipler alınır. Kolon kanserinin bağırsak dokusundan temizlenmesi sonrasında hastanın durumu tarama ve testler ile takip edilir.
Erken evrede gerçekleşen tanı sonrasında kişinin tedavisi için kemoterapi uygulamasına genel de gerek yoktur. Hastalığın seyrine göre takibin yapılması ile beraber hekim tarafından tedavi yaklaşımı da farklılaşabilir.
Kolon Kanserinde 2. Evre
Kolon kanseri tanısının konulması sonrasında kanserin tutumu hakkında bilgi alınır. Tutumu ile ilgili gerçekleştirilecek olan bilgiler sonrasında 2. Evreye sahip olduğu belirlenen kolon kanserinde kalın bağırsağın bir kısmı alınır.
Kanserli alanın lenf dokuları ile yayılması mümkün olabileceği için lenf dokularının da cerrahi işlem sırasında alınmasına hekim tarafında karar verilebilir.
Lenf dokuların alımı sonrasında patolojik incelemeler yapılarak kanserin bağırsak dışına yayılıp yayılmadığı belirlenebilmektedir. Patolojik inceleme sonrasında hekimin tedavi yaklaşımı da farklılaşabilir.
Kolon Kanserinde 3. Evre
Kolon kanserinin 3. Evresi olarak ifade edilen ve kanserin yayılımı ile belirlenen evredir. 3. Evrede kanser bağırsağın dış alanına yayılım göstermiştir. Her ne kadar yayılım göstermiş olsa da uzak organ tutumu henüz yaşanmamıştır.
Kolon kanserinde evre 3’ de kanserli alanın tamamı temizlenir. Aynı zamanda lenf bezleri de cerrahi işlem sırasında alınır. Kanserin yayılın gösterme riski yüksek olan hastalarda kemoterapi tedavisinin yapılmasına gerek duyulabilmek ile beraber kemoterapi ile ilgili olarak son karar hekim tarafından verilerek eldeki bilgiler ışığında alınır.
Kolon Kanserinde 4. Evre
Kolon kanserinde ilerlemiş kanser olarak da ifade edilebilen evre 4 kanserin yayılma hızın da yükse olduğu kısımdır. Kanserli dokular gerekli tarama ve testler ile belirlenerek cerrahi işlem ile alınır.
Hızlı yayılım gösterme eğiliminden dolayı cerrahi işleme kısa sürede karar verilebilmektedir. Cerrahi işlem sonrasında ise hastaya kemoterapi tedavisi uygulanarak yayılımın yavaşlatılması ya da durdurulması hedef alınır.
Kolon Kanserinde 5. Evre
Kolon kanseri son evresi olarak ifade edilen evre 5 kanserli alanın gelişim gösterdiği ve uzak organ tutulmalarının da gözlemlendiği kısımdır.
Hastanın genel durumunda göre hekim tarafından cerrahi işlem kimi zaman yapılır kimi zaman ise gerekli görülmez. Hastanın tedavisinde hekim tarafından tercih edilen kemoterapi ya da radyoterapi uygulamaları ise kanserli tümörün küçültülmesi için kullanılabilir.
Kanserle hücrelerde uygulanan tedavi sonrasında küçülme yaşanması durumunda hastanın cerrahi operasyonu kaldırabileceği kararına varılarak ameliyat ile ulaşılabilir tüm kanserli alan temizlenebilir.
Kolon kanserinin son evresinde uygulanacak olan tedaviler genellikle hastanın rahatlatılması ve konforunun elde edilmesine yönelik olarak uygulanır.
Kolon Kanseri Tedavi Yöntemleri
Kolon kanseri tedavisi işlemlerinde kanserli olan bölgeye ve kanserin evresine göre değişim gösteren yöntemler kullanılmaktadır.
Kolon kanseri tedavi yöntemlerinde sıklıkla cerrahi işlemlere yer açılarak kanserli alanın temizlenmesi sağlanır.
Kolon kanseri teşhisinin konulması sonrasında kanserin yayılımı ve evresinin belirlenmesi içinde taramalar gerçekleştirilir. Tarama işlemleri sonrasında kanserli olan alanın ve kanserin hangi evrede olduğu hekim tarafından belirlenmektedir. Erken evrede gerçekleştirilen kanser tanısı sonrasında cerrahi işleme yer verilerek kanserin tamamının bağırsak alanından temizlenmesi amaçlanır.
Gerçekleştirilecek olan cerrahi operasyon sonrasında ise lenf bezleri patolog tarafından incelenir. Patolog tarafından gerçekleştirilecek olan inceleme ise kanserin bağırsak alanının dışına yayılıp yayılmadığı konusunda bilgilerin edinilmesi açısından son derece önem taşımaktadır.
Kolon kanseri 1. Evresi ile ilgili olarak yapılan işlemlerde kemoterapi uygulanmamaktadır. Evre 2’ de tanısı konulan kolon kanserinde ise cerrahi işlemler sonrasında sadece hekim tarafından gerekli görülen hastalara kemoterapi uygulanmaktadır.
Kolon kanserinde 3. Evre de tanısı konulan hastalarda ise cerrahi işlem uygulanarak kanserli dokunun bağırsak alanından temizlenmesi sonrasında kanserin yayılımının önlenmesi amacı ile adjuvan kemoterapi uygulamasından yararlanılarak hastanın düzenli olarak yapılarak hastanın düzenli olarak tarama işlemlerine yer açılarak takibin yapılması sağlanır.
Kolon kanserinin ileri evresi olarak ifade edilen 4. Evre de ise cerrahi işlem yapılmasının sonrasında hastanın rahatlatılması sağlanır. Hastanın sağlık durumu ve kanser alanında belirlenen dokulara göre cerrahi işlemin uygulanıp uygulanmayacağına da hekim tarafından genel tetkikler ile karar verilir.
4. Evreye sahip olan kanser teşhisinin sonrasında gerçekleştirilen taramalar ve görüntülemeler tedavi yaklaşımı açısından hekime bilgi sunacak olan öneme sahiptir. Bu veriler altında hekim tedavi yaklaşımını değiştirebilmektedir.
Kolon kanseri tedavi yöntemlerinde kanser dokusunun yayılımı, kanserin türü ve belirtileri gibi detayların yanı sıra elde edilen veriler ve olanaklar değerlendirilerek işlemlere yer açılır. Hekim tarafından gerçekleştirilerek belirlenen tedavi yaklaşımları hastalığın yönelimine göre değişim göstermektedir.
Bu sebep ile tüm diğer kanser türlerinde olduğu gibi kolon kanserinde de erken evrede teşhisin elde edilmesi son derece önemlidir. Kolon kanseri riskini taşıyanlarda ya da risk grubunda bulunulması durumunda kanser ile ilgili olarak düzenli olarak takibin yapılması ve taramadan yararlanılması kanser tanısının erken dönemde teşhis edilebilmesine destek olarak hayati önem de taşımaktadır.
Kolon kanseri teşhisi sonrasında yapılacak olan tedavi uygulamalarında kemoterapi ilaçları başarılı ve de konforlu bir sürecin yaşanmasına etki edebilmektedir. Kolon kanseri tanısı konulan kişinin kemoterapi alıp almayacağı ya da nasıl bir tedavi sürecini yaşayacağına ise hekim genel tanı ve takipler sonucunda karar verir.
Kolon kanserinde uzak organ tutumu da yaşanabilir. Karaciğer ya da akciğer alanında yaşanan tutumlarda cerrahi anlamda gerçekleştirilebilecek olan işlemler ulaşılabilir bölgedeki tümörler alınabilir. Tümör kitlesi ilaç ile beraber küçültülerek sonrasında cerrahi işlem ile metastaz yapılmaktadır.
Kolon kanserinde gerçekleştirilen işlem sonrasında kalın bağırsağın büyük bir kısmı alınmaktadır. Kolon kanserinde yapıla cerrahi işlem ile beraber kanserleşen dokunun temizlenmesi sonrasında dışkılama için karından açılan delik ile torba bağlanır.
Torba kimi zaman kalıcı olarak takılmakta olup kimi zaman geçici olarak tercih edilebilir.
Kolostomi torbası olarak ifade edilen karnın ön duvarına açılan deliğe bağırsak uçlarının bağlanması ile takılır. Karın derisine takılan bağırsak ucu kolostomi torbası sayesinde dışkılama gerçekleştirilir.
Geçici olarak gerçekleştirilen kolostomi torbasının çıkarılması işlemi için ikinci bir cerrahi işlem yapılarak bağırsaklar karın içine yerleştirilmektedir.